Araştırmacı gazeteci Soner Yalçın, Hürriyet gazetesinde evlatlarını kaybetmiş şairlerin acılarına dair bir yazı yazdı. Ümit Yaşar Oğuzcan'ın en büyük hayranlarından biri olarak dikkatlice okudum. Soner Yalçın'ın yazdıklarının tamamını biliyorum. Oğlu Vedat'ın intiharından sonra Ümit Yaşar Oğuzcan'ın dünyasının nasıl değiştiğini şiirlerini kronolojik olarak okuduğunuzda net biçimde görebiliyorsunuz zaten.
Büyük üstat Ümit Yaşar Oğuzcan'ın kısa öyküsünü öğrenmek ve oğlu Vedat için yazdığı birkaç şiiri okumak için Soner Yalçın'ın yazısını okumanızı tavsiye ederim.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=10525847&yazarid=218
Bu arada üstadın yaşayan oğlu Lütfi Oğuzcan, babasının şiirlerini yeniden derleyerek bir kitap serisi çıkardı. Dünya küçük, belki birgün Lütfi Oğuzcan bu yazıyı okur. Kendisine selam olsun.
Büyük üstat Ümit Yaşar Oğuzcan'ın hayranlarındaki yeri bambaşkadır. Benim gibi büyük üstadı anan binlerce kişi olduğuna şüphem yok. Tekrar tekrar rahmetle anıyorum. Mekanı cennet olsun.
9 Aralık 2008 Salı
22 Ekim 2008 Çarşamba
IDC Sanallaştırma Konferansı
Bugün IDC sanallaştırma konferansındaydım. Bir yandan standımızda bilgi güvenliği konusunda müşterilerimize yardımcı olmaya çalışırken diğer yandan uzuncadır görmediğim arkadaşlarla sohbet etme fırsatı buldum.
Microsoft'tan Mehmet ile de bol bol muhabbet ettik ve bir de fotoğraf çektirdik. Her IDC etkinliğinde Mehmet ile bir fotoğrafımız vardır :)
15 Ekim 2008 Çarşamba
Kitabım Kara Kapılar, 27. İstanbul Kitap Fuarında
1-9 Kasım 2008 Tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezinde 27. İstanbul Kitap Fuarı yapılıyor.
Salon 2 B512 nuamralı Cinius Yayınları standında kitabım Kara Kapılar'ı da bulabilirsiniz. Ben de Cumartesi günleri fuarı ziyaret edeceğim.
27. İstanbul Kitap Fuarı hakkında detaylı bilgi almak için ilgili web sitelerini ziyaret edebilirsiniz.
http://www.istanbulkitapfuari.com/
http://www.tuyap.com.tr/tr/index.php
Salon 2 B512 nuamralı Cinius Yayınları standında kitabım Kara Kapılar'ı da bulabilirsiniz. Ben de Cumartesi günleri fuarı ziyaret edeceğim.
27. İstanbul Kitap Fuarı hakkında detaylı bilgi almak için ilgili web sitelerini ziyaret edebilirsiniz.
http://www.istanbulkitapfuari.com/
http://www.tuyap.com.tr/tr/index.php
2 Ekim 2008 Perşembe
Asker Ziyareti ve Dönüş
Yaklaşık 10 yıllık dostum ve ortağım Erkan, Ankara'da askerliğini yapıyor. Ankara'ya gitmişken Erkan'ı görmemek olmaz. Kızılay'da buluşup birşeyler yedik ve starbucks'a gidip kahve içtik. Erkan latte içti ama ben her zamanki gibi americano klasiğimi bozmadım :)
Erkan'ın bol bol selamlarını da yanıma alarak İstanbul'a döndüm. Hoşgeldim :)
28 Eylül 2008 Pazar
26 Eylül 2008 Cuma
Nostalji...
Zaman ne kadar hızlı geçiyormuş meğer.
Geçtiğimiz gün evde evrak karıştırırken iki fotoğraf buldum. İkisi de 1999 yılına ait olmalı.
İlki Sivas Temeltepe'de askerliğini yapan Atilla'yı ziyaret ettiğimizde çekilmiş bir fotoğraf. Soldan sağa Atilla, Ali, Erkan ve ben. Dört çocukluk arkadaşı...
İkincisi iş arkadaşlarımızla bir yemekteyiz ve çakal Engin'le muhabbeti kaynatmışız.
Geçtiğimiz gün evde evrak karıştırırken iki fotoğraf buldum. İkisi de 1999 yılına ait olmalı.
İlki Sivas Temeltepe'de askerliğini yapan Atilla'yı ziyaret ettiğimizde çekilmiş bir fotoğraf. Soldan sağa Atilla, Ali, Erkan ve ben. Dört çocukluk arkadaşı...
İkincisi iş arkadaşlarımızla bir yemekteyiz ve çakal Engin'le muhabbeti kaynatmışız.
Etiketler:
Fotoğrafçılık,
Günlük,
Kişisel
18 Eylül 2008 Perşembe
Uzun bir aradan sonra merhaba
Bloga yazmayalı iki ay olmuş. Bu sürede bir blogum olduğunu bile unutmuştum :)
Elbette bu iki ay yoğun iş temposuyla geçti. Beni tanıyanlar nasıl işkolik olduğumu iyi bilirler. Bir haftalığına Antalya'da tatil yaparak işten kısmen uzak durabildim. Kısmen diyorum çünkü laptop yanımda olmasa da pda var. Maillerime bakıp bol bol telefon konuşması yaptım.
Blogu biraz ihmal ettim biliyorum ama artık döndüm, buradayım. Bu sayfaları saçma sapan yazılarımla dolduracağım :)
Sevgiyle kalın..
Elbette bu iki ay yoğun iş temposuyla geçti. Beni tanıyanlar nasıl işkolik olduğumu iyi bilirler. Bir haftalığına Antalya'da tatil yaparak işten kısmen uzak durabildim. Kısmen diyorum çünkü laptop yanımda olmasa da pda var. Maillerime bakıp bol bol telefon konuşması yaptım.
Blogu biraz ihmal ettim biliyorum ama artık döndüm, buradayım. Bu sayfaları saçma sapan yazılarımla dolduracağım :)
Sevgiyle kalın..
3 Temmuz 2008 Perşembe
Blog karmaşasına son
Selamlar,
Benim blog biraz karman çorman oldu, ne ararsan var. Şiir, müzik, fotoğraf, iş, seminer vesaire.. Bir kişisel blog mu iş blogu mu belli değil. Tabiki özel hayatı ve iş hayatımı birbirinden pek ayıramadığım için böyle oldu. Bu karmaşadan sizi kurtarıyorum :)
Burası benim kişisel günlüğüm olarak devam edecek. İş tarafını ise Nebula için oluşturduğumuz blog'a yazacağım artık.
http://blog.nebulabilisim.com.tr
Henüz Nebula'nın ana sayfasından linklemedik. İlk gören siz oluyorsunuz. Nebula blogunda Nebula haberlerinin yanı sıra ürün ve teknoloji bilgileri de vereceğiz.
Çalışmaya devam :)
Benim blog biraz karman çorman oldu, ne ararsan var. Şiir, müzik, fotoğraf, iş, seminer vesaire.. Bir kişisel blog mu iş blogu mu belli değil. Tabiki özel hayatı ve iş hayatımı birbirinden pek ayıramadığım için böyle oldu. Bu karmaşadan sizi kurtarıyorum :)
Burası benim kişisel günlüğüm olarak devam edecek. İş tarafını ise Nebula için oluşturduğumuz blog'a yazacağım artık.
http://blog.nebulabilisim.com.tr
Henüz Nebula'nın ana sayfasından linklemedik. İlk gören siz oluyorsunuz. Nebula blogunda Nebula haberlerinin yanı sıra ürün ve teknoloji bilgileri de vereceğiz.
Çalışmaya devam :)
28 Haziran 2008 Cumartesi
Fates Warning
Çok köklü ve eski bir grubu çok geç keşfettim. Fates Warning progressive metal alanında öncü bir grupmuş meğer. Dream Theater'ın davulcusu Mike Portnoy, Fates Warning için şöyle birşey söylemiş: "Hayranlarımızın büyük bölümü progressive metal tarzını Dream Theater'ın yaratıp yükselttiğini düşünür ama doğrusu Fates Warning bunu bizden yıllarca önce yapıyordu."
Böyle iddialı bir söylemi Mike Portnoy'dan duyduktan sonra Fates Warning şarkılarından 20 kadarını bulduk. Ben gerçekten çok beğendim. Dream Theater hayranlarını pek başka gruplar tatmin etmez ama Fates Warning gerçekten çok iyi müzik yapıyormuş.
Grup Türkiye'de pek tanınmıyor. 2005 yılında İstanbul'da bir konser vermişler ama hem ilgi çok azmış hem de teknik imkanlar çok kötüymüş.
Bu sayfanın sağ üst köşesinde görebileceğiniz gibi Mublo (Music Blogger) kullanıyorum. Mublo bilgisayarımda dinlediğim tüm şarkıların istatistiğini tutuyor. Görebileceğiniz gibi son zamanlarda Fates Warning dinlemekten kendimi alamadım. http://www.mublo.com/users/terkibibend
İlgilenenlere tavsiyem Fates Warning'in Point of view, Eye to eye ve Guardian şarkılarını mutlaka dinleyin.
http://www.fateswarning.com
http://en.wikipedia.org/wiki/Fates_Warning
Sevgiyle kalın..
Böyle iddialı bir söylemi Mike Portnoy'dan duyduktan sonra Fates Warning şarkılarından 20 kadarını bulduk. Ben gerçekten çok beğendim. Dream Theater hayranlarını pek başka gruplar tatmin etmez ama Fates Warning gerçekten çok iyi müzik yapıyormuş.
Grup Türkiye'de pek tanınmıyor. 2005 yılında İstanbul'da bir konser vermişler ama hem ilgi çok azmış hem de teknik imkanlar çok kötüymüş.
Bu sayfanın sağ üst köşesinde görebileceğiniz gibi Mublo (Music Blogger) kullanıyorum. Mublo bilgisayarımda dinlediğim tüm şarkıların istatistiğini tutuyor. Görebileceğiniz gibi son zamanlarda Fates Warning dinlemekten kendimi alamadım. http://www.mublo.com/users/terkibibend
İlgilenenlere tavsiyem Fates Warning'in Point of view, Eye to eye ve Guardian şarkılarını mutlaka dinleyin.
http://www.fateswarning.com
http://en.wikipedia.org/wiki/Fates_Warning
Sevgiyle kalın..
16 Haziran 2008 Pazartesi
Avni Anıl son yolculuğuna uğurlandı
Türk sanat müziğine ölümsüz eserlerini miras bırakarak cumartesi günü aramızdan ayrılan büyük üstat Avni Anıl bugün son yolculuğuna uğurlandı. Eminimki Avni Anıl cennette Ümit Yaşar Oğuzcan'ı tekrar bulacaktır.
Türk sanat müziğine pek yakın ilgi duymam ama Ümit Yaşar hayranlığımı herkes bilir. Avni Anıl'ı da Ümit Yaşar sayesinde tanımıştım. Avni Anıl, Ümit Yaşar'ın birçok güftesini besteledi. Bu bestelerden bildiklerimi yazayım sizlere.
Bir ateşim yanarım külüm yok dumanım yok
İçimde bin türlü keder senden gelir sana gider
Sen ne kadar saklasan gönlündekini
Bir kerre bakanlar unutur derdi günahı
İçimde nice uzun yılların özlemi var, ağla gitar çal gitar
ve şiddetle tavsiye edeceğim son eser;
Biraz kül biraz duman o benim işte
Ümit Yaşar bestelerinin yanı sıra "Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul'un", "Öyle dudak büküp hor gözle bakma" ve "Mihrabım" gibi hepimizin bildiği birçok müthiş eser bıraktı Avni Anıl.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Avni_Anıl
http://tr.wikipedia.org/wiki/Ümit_Yaşar_Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan ve Avni Anıl, bu iki büyük üstat artık aramızda yok. Bizlere bizleri anlatan eserleri aklımızda, dilimizde, gönlümüzde.
Ruhları Şad Olsun.
Türk sanat müziğine pek yakın ilgi duymam ama Ümit Yaşar hayranlığımı herkes bilir. Avni Anıl'ı da Ümit Yaşar sayesinde tanımıştım. Avni Anıl, Ümit Yaşar'ın birçok güftesini besteledi. Bu bestelerden bildiklerimi yazayım sizlere.
Bir ateşim yanarım külüm yok dumanım yok
İçimde bin türlü keder senden gelir sana gider
Sen ne kadar saklasan gönlündekini
Bir kerre bakanlar unutur derdi günahı
İçimde nice uzun yılların özlemi var, ağla gitar çal gitar
ve şiddetle tavsiye edeceğim son eser;
Biraz kül biraz duman o benim işte
Ümit Yaşar bestelerinin yanı sıra "Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul'un", "Öyle dudak büküp hor gözle bakma" ve "Mihrabım" gibi hepimizin bildiği birçok müthiş eser bıraktı Avni Anıl.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Avni_Anıl
http://tr.wikipedia.org/wiki/Ümit_Yaşar_Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan ve Avni Anıl, bu iki büyük üstat artık aramızda yok. Bizlere bizleri anlatan eserleri aklımızda, dilimizde, gönlümüzde.
Ruhları Şad Olsun.
13 Haziran 2008 Cuma
Nebula n-secure
Merhaba,
Biraz da günlüğe iş hayatından birşeyler yazalım :)
Yine Türkiye'de ilk ve tek olan bir projeyi hayata geçiriyoruz. Bilgi güvenliği sürecini bütünleştirilmiş bir sistemle izleyip 60 saniyede aksiyon almamıza imkan veren bu yeni hizmetimizin adı Nebula n-secure.
Özellikle bilgi sistemlerinin değeri yüksek ancak bilgi güvenliği uzmanı istihdam edemeyen, sayıca küçük ancak kritik seviyede iş tanımları olan şirketler için harika bir servis. Daha büyük ölçekli şirketler için ise hem bilgi güvenliği departmanlarının hem de sistemin erişilebilirliğinin denetimi için ideal.
Beyaz Şapka, Nebula.Tv, Nebula Yardım Masası ve Nebula n-bülten gibi birbirinden özel ve benzersiz hizmetlerden sonra Nebula n-secure hizmeti ile artık ne kadar güçlü bir vizyon sahibi olduğumuzu açıkça ispatlamışızdır sanırım. Belki de ürün markasından öte, hizmetin de bilişim sistemlerine ne kadar büyük bir katmadeğer yaratabildiğinin yaşayan bir kanıtı olduk. Kısa zamanda bilgi güvenliği ve bilişim sektörünün lokomotifi, örnek hizmet şirketlerinden biri haline geldik.
Neticede bu hizmetlerimizin tamamı bir yatırım ve bu yatırımların ana kaynağı bizlere inanan ve güvenen, kurulduğumuz günden bu yana yanımızda olan müşterilerimizdir. O nedenle çalışmalarımıza direk ve dolaylı destek verdikleri için herbirine ayrı ayrı teşekkür etmek isterim.
Nebula n-secure ile ilgili detaylı bilgiyi web sitemizden alabilirsiniz.
www.nebulabilisim.com.tr
Gece 3 olmuş ben çalışıyorum gördüğünüz üzere, bu hizmetler ancak böyle geliştirilebiliyor :)
Sevgiyle kalın..
Biraz da günlüğe iş hayatından birşeyler yazalım :)
Yine Türkiye'de ilk ve tek olan bir projeyi hayata geçiriyoruz. Bilgi güvenliği sürecini bütünleştirilmiş bir sistemle izleyip 60 saniyede aksiyon almamıza imkan veren bu yeni hizmetimizin adı Nebula n-secure.
Özellikle bilgi sistemlerinin değeri yüksek ancak bilgi güvenliği uzmanı istihdam edemeyen, sayıca küçük ancak kritik seviyede iş tanımları olan şirketler için harika bir servis. Daha büyük ölçekli şirketler için ise hem bilgi güvenliği departmanlarının hem de sistemin erişilebilirliğinin denetimi için ideal.
Beyaz Şapka, Nebula.Tv, Nebula Yardım Masası ve Nebula n-bülten gibi birbirinden özel ve benzersiz hizmetlerden sonra Nebula n-secure hizmeti ile artık ne kadar güçlü bir vizyon sahibi olduğumuzu açıkça ispatlamışızdır sanırım. Belki de ürün markasından öte, hizmetin de bilişim sistemlerine ne kadar büyük bir katmadeğer yaratabildiğinin yaşayan bir kanıtı olduk. Kısa zamanda bilgi güvenliği ve bilişim sektörünün lokomotifi, örnek hizmet şirketlerinden biri haline geldik.
Neticede bu hizmetlerimizin tamamı bir yatırım ve bu yatırımların ana kaynağı bizlere inanan ve güvenen, kurulduğumuz günden bu yana yanımızda olan müşterilerimizdir. O nedenle çalışmalarımıza direk ve dolaylı destek verdikleri için herbirine ayrı ayrı teşekkür etmek isterim.
Nebula n-secure ile ilgili detaylı bilgiyi web sitemizden alabilirsiniz.
www.nebulabilisim.com.tr
Gece 3 olmuş ben çalışıyorum gördüğünüz üzere, bu hizmetler ancak böyle geliştirilebiliyor :)
Sevgiyle kalın..
6 Haziran 2008 Cuma
Kara Kapılar hakkında son yazım
Yaklaşık bir aydır günlüğü güncelleyemedim. İş nedeniyle bayağı bir sıkışık dönem geçirdik. Şirket olarak IDC etkinliğine katıldık, bazı yeni hizmetler için çalışmalar yaptık ve ISO9001:2000 belgesi için çalışmalar yaptım ve maalesef günlüğü unuttum :)
Kara Kapılar hakkında günlüğe son bir yazı ekleyeyim. Öncelikle tanıdığım tanımadığım herkese çok teşekkür ederim. Çok güzel yorumlar aldım, biraz da cesaretim arttı. Sanırım Kara Kapılar 2 yola çıkıyor.
Kitabın satışları netkitap, ideefixe, hepsiburada gibi bilindik e-ticaret sitelerinde ve kitapçılarda devam ediyor. Hala alamamış olanlar ve almak isteyenler Google'da bir arama yaparsa kitabı temin etmek için onlarca yol bulabilirler.
Tekrar kitaba ve yazdıklarıma ilgi gösteren arkadaşlara tek tek teşekkür ederim.
Sevgilerimle
Kara Kapılar hakkında günlüğe son bir yazı ekleyeyim. Öncelikle tanıdığım tanımadığım herkese çok teşekkür ederim. Çok güzel yorumlar aldım, biraz da cesaretim arttı. Sanırım Kara Kapılar 2 yola çıkıyor.
Kitabın satışları netkitap, ideefixe, hepsiburada gibi bilindik e-ticaret sitelerinde ve kitapçılarda devam ediyor. Hala alamamış olanlar ve almak isteyenler Google'da bir arama yaparsa kitabı temin etmek için onlarca yol bulabilirler.
Tekrar kitaba ve yazdıklarıma ilgi gösteren arkadaşlara tek tek teşekkür ederim.
Sevgilerimle
19 Mayıs 2008 Pazartesi
Düşümde
Günlüğe eski müzik grubumuz Kumsaati'nin besteleri hakkında son bir yazı yazayım dedim. Bence en güzel şarkılarımızdan biri "Düşümde". Tuğser'in sözleri ve Kumsaati bestesi. Diğer Kumsaati besteleri ve Lilith adlı cover grubumuzun sahne performansı günlüğün "Müzik Hayatım" bölümünde bulunuyor, ilgilenen arkadaşlar indirebilirler.
düşümde.mp3
Düşümde
Gitme sakın bana sormadan
Her gece gideceğini sandım
Gitme sakın uykum ağırlaşmadan
Bu yüzden her gece uyanıktım
Uyurken gözlerime bakmadan
Dalıp bana gitme aniden
Sen anlarsın beni belki ben olmadan
Olur ya, uyanırım birden
İstersen şarkılarım senindir
Gözlerimide kaçırırım yüzünden
Rüyalarımın güneşi kalbindir
Ebediyen uyanmam senin yüzünden
düşümde.mp3
Düşümde
Gitme sakın bana sormadan
Her gece gideceğini sandım
Gitme sakın uykum ağırlaşmadan
Bu yüzden her gece uyanıktım
Uyurken gözlerime bakmadan
Dalıp bana gitme aniden
Sen anlarsın beni belki ben olmadan
Olur ya, uyanırım birden
İstersen şarkılarım senindir
Gözlerimide kaçırırım yüzünden
Rüyalarımın güneşi kalbindir
Ebediyen uyanmam senin yüzünden
9 Mayıs 2008 Cuma
Ne işim var bu şehirde?
Kara Kapılar'a küçük bir ara vereyim. Ofiste eski Kumsaati grubumuzun kayıtlarını dinlerken aklıma geldi yazmak istedim.
Yıl sanırım 2000'di. O zamanlar Özgür Kuvvet diye bir gitarist arkadaşımızla Kumsaati'ni kurmuştuk. Vakti zamanında Özgür'ün akustik gitarla bestelediği bir şarkıydı "Ne işim var bu şehirde". Özgür daha sonra Amerika'ya yerleşti ve o tarihten sonra kendisinden hiç haber alamadık (Özgür burayı okuyorsan lütfen yaz bana). Daha sonra gruba Tuğser Bekler geldi, Kumsaati de Ne işim var bu şehirde şarkısı da son halini aldı.
Şarkı bence Kumsaati olarak yaptığımız en iyi beste ve çok başarılı bir şiir. Özgür İzmir'den İstanbul'a üniversite için geldiğinde yazmış. Ben çok severdim zaten bu şarkıyı ama Diyarbakır'da askerlik yaparken benim için çok daha özel oldu. Okumanızı ve dinlemenizi rica ediyorum. Download etmeniz için link vereyim ve şarkı sözlerini yazayım.
Ne işim var bu şehirde.mp3
Ne işim var bu şehirde
Bir ara sokak
Bir duman
Bir sis penceremde
Yıkık dökük duvarlar
Neyim ben ve nerede?
Bir fotoğraf gibi aklımda
Kenarı yırtık geçmiş zaman
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Hergün tükeniyor birşeyler
İçimde...
Gün ağarır sol tarafımdan
Eksik kalkarım her sabah
Sokaklarda ararken kendimi
Tutunurum kenarından hayata
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Hergün tükeniyor birşeyler
İçimde...
Yıl sanırım 2000'di. O zamanlar Özgür Kuvvet diye bir gitarist arkadaşımızla Kumsaati'ni kurmuştuk. Vakti zamanında Özgür'ün akustik gitarla bestelediği bir şarkıydı "Ne işim var bu şehirde". Özgür daha sonra Amerika'ya yerleşti ve o tarihten sonra kendisinden hiç haber alamadık (Özgür burayı okuyorsan lütfen yaz bana). Daha sonra gruba Tuğser Bekler geldi, Kumsaati de Ne işim var bu şehirde şarkısı da son halini aldı.
Şarkı bence Kumsaati olarak yaptığımız en iyi beste ve çok başarılı bir şiir. Özgür İzmir'den İstanbul'a üniversite için geldiğinde yazmış. Ben çok severdim zaten bu şarkıyı ama Diyarbakır'da askerlik yaparken benim için çok daha özel oldu. Okumanızı ve dinlemenizi rica ediyorum. Download etmeniz için link vereyim ve şarkı sözlerini yazayım.
Ne işim var bu şehirde.mp3
Ne işim var bu şehirde
Bir ara sokak
Bir duman
Bir sis penceremde
Yıkık dökük duvarlar
Neyim ben ve nerede?
Bir fotoğraf gibi aklımda
Kenarı yırtık geçmiş zaman
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Hergün tükeniyor birşeyler
İçimde...
Gün ağarır sol tarafımdan
Eksik kalkarım her sabah
Sokaklarda ararken kendimi
Tutunurum kenarından hayata
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Ne işim var bu şehirde?
Hergün tükeniyor birşeyler
İçimde...
8 Mayıs 2008 Perşembe
Kara Kapılar ipucu 4
Şiir "Adam Gibi Yaşamak", safya 66. Bu şiir de günlüğümün Şiirlerim bölümünde bulunuyor, kitabı okuma fırsatı bulamamış arkadaşlar oradan okuyabilir. Dördüncü dörtlüğün son satırındaki anahtar kelimemiz 'adalet'i sizinle tanıştırayım.
Adalet
İnsansız adalet olmaz
Adaletsiz insan olur mu?
Olur, olmaz olur mu!
Ama, olmaz olsun
Özdemir ASAF
Adalet
İnsansız adalet olmaz
Adaletsiz insan olur mu?
Olur, olmaz olur mu!
Ama, olmaz olsun
Özdemir ASAF
6 Mayıs 2008 Salı
Kara Kapılar ipucu 3
Şiir adı "Bahane", sayfa 29. Son satırda 'Gidişin' kelimesi tek tırnak içerisinde. İşte 'Gidişin' kelimesinin anlamı.
Gidişin
Gidişin ölümüydü umutlarımın
Güllerin yüreğimde can verişiydi
Ufkumda her akşam hüzünlü ve dalgın
Seninle batan ömrümün güneşiydi
Ardında bir İstanbul bıraktın öksüz
İçimde yokluğun ateşini yaktın
Karanlıklar ortasında güpegündüz
Yıkılmış dağılmış bir adam bıraktın
Gün gün yaklaşan bir şey var, ölüm mü ne?
Değilse içimde bu ürperti neden?
Dolaşan kim benimle deli divane
Güzel olan herşeydi seninle giden
Şimdi bütün hayallerim yoksul kaldı
Gittin, bana bu rezil İstanbul kaldı
Ümit Yaşar OĞUZCAN
Gidişin
Gidişin ölümüydü umutlarımın
Güllerin yüreğimde can verişiydi
Ufkumda her akşam hüzünlü ve dalgın
Seninle batan ömrümün güneşiydi
Ardında bir İstanbul bıraktın öksüz
İçimde yokluğun ateşini yaktın
Karanlıklar ortasında güpegündüz
Yıkılmış dağılmış bir adam bıraktın
Gün gün yaklaşan bir şey var, ölüm mü ne?
Değilse içimde bu ürperti neden?
Dolaşan kim benimle deli divane
Güzel olan herşeydi seninle giden
Şimdi bütün hayallerim yoksul kaldı
Gittin, bana bu rezil İstanbul kaldı
Ümit Yaşar OĞUZCAN
3 Mayıs 2008 Cumartesi
Kara Kapılar ipucu 2
Şiir adı "Beyaz". Kara Kapılar kitabı sayfa 13. Bu şiir günlüğümün şiirlerim bölümünde de var, bilmeyenler oradan okuyabilir. İkinci dörtlüğün son satırı. 'Bir adam' tek tırnak içerisinde yazılmış görebileceğiniz gibi. İşte size 'Bir adam'.
Bir Adam
Korku dağlarının yürekçisi
Ölüm denizlerinin kürekçisi
Öyle suskun oturuyor şişesinin başında
İçtiğinin hem hırsızı hem bekçisi
Onu kırmış olmalı yaşamında birisi
Dinledikçe susması düşündükçe susması
Tek başına iki kişi olmuş kendisiyle gölgesi
Heykelini yontuyor yalnızliğın ustası
Özdemir ASAF
Bir Adam
Korku dağlarının yürekçisi
Ölüm denizlerinin kürekçisi
Öyle suskun oturuyor şişesinin başında
İçtiğinin hem hırsızı hem bekçisi
Onu kırmış olmalı yaşamında birisi
Dinledikçe susması düşündükçe susması
Tek başına iki kişi olmuş kendisiyle gölgesi
Heykelini yontuyor yalnızliğın ustası
Özdemir ASAF
30 Nisan 2008 Çarşamba
Kara Kapılar ipucu 1
Artık Kara Kapılar kitabından bazı ipuçları vermeye başlayayım. İşte ilki.
Şiir "Kapılar", sayfa 34. Kumsaati isimli grubumuzla yıllar önce bestelediğimiz bir şarkı. Hatta Roxy yarışmalarına katıldığımız şarkılardan biri [netice alamamıştık:)].
Kapılar bestemizi indirmek için tıklayın. Tüm besteleri indirmek için ise burayı tıklayın.
Kumsaati grubumuzdaki arkadaşlara tekrar selamlarımı ve teşekkürlerimi iletmek isterim buradan.
Vokal, Elektrik Gitar: Tuğser Bekler
Elektrik Gitar: Ali Oduncu
Bas Gitar: Rıfat Dağlı
Davul: Serkan Akcan [Kendime teşekkür etmem mantıklı olmadı:)]
Sevgilerimle...
Şiir "Kapılar", sayfa 34. Kumsaati isimli grubumuzla yıllar önce bestelediğimiz bir şarkı. Hatta Roxy yarışmalarına katıldığımız şarkılardan biri [netice alamamıştık:)].
Kapılar bestemizi indirmek için tıklayın. Tüm besteleri indirmek için ise burayı tıklayın.
Kumsaati grubumuzdaki arkadaşlara tekrar selamlarımı ve teşekkürlerimi iletmek isterim buradan.
Vokal, Elektrik Gitar: Tuğser Bekler
Elektrik Gitar: Ali Oduncu
Bas Gitar: Rıfat Dağlı
Davul: Serkan Akcan [Kendime teşekkür etmem mantıklı olmadı:)]
Sevgilerimle...
24 Nisan 2008 Perşembe
Kara Kapılar satış noktaları
Herkese merhaba,
Kitap hepsiburada ve ideefixe'de de satışa çıktı. Kitapçılara ne zaman ulaşır ve hangilerinde satılır ben de hiç bilmiyorum doğrusu. Alabileceğiniz sitelerin linklerini vereyim:
http://www.ideefixe.com/kitap/tanim.asp?sid=P1PLUQ6Y4K6KEHRH04ZP
http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=9911&productid=kcinius67
http://www.netkitap.com/kitap/80307/kara_kapilar.htm
Sevgilerimle..
Kitap hepsiburada ve ideefixe'de de satışa çıktı. Kitapçılara ne zaman ulaşır ve hangilerinde satılır ben de hiç bilmiyorum doğrusu. Alabileceğiniz sitelerin linklerini vereyim:
http://www.ideefixe.com/kitap/tanim.asp?sid=P1PLUQ6Y4K6KEHRH04ZP
http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=9911&productid=kcinius67
http://www.netkitap.com/kitap/80307/kara_kapilar.htm
Sevgilerimle..
18 Nisan 2008 Cuma
"Kara Kapılar" Satışta
Bugün "Kara Kapılar" netkitap.com'da satışa çıktı. Önümüzdeki hafta başı ideefixe ve diğer online alışveriş sitelerinde, haftasonuna doğru ise D&R ve kitapçılarda satışa çıkacak. Biraz satış kanalları artsın ve ilgilenenlerin ellerine geçsin, kitap hakkında bazı ipuçları vereceğim buradan. Umarım beğenirsiniz.
Kitabı almak için:
http://www.netkitap.com/kitap/80307/kara_kapilar.htm
Sevgilerimle..
Kitabı almak için:
http://www.netkitap.com/kitap/80307/kara_kapilar.htm
Sevgilerimle..
Carpe Diem nedir?
Msn'im ve facebook profilimde genelde Carpe Diem yazar. Birçok kimse neden sürekli kullandığımı soruyor. Aslında bu söz klişeleşmiş bir sözdür, latince günü yakala gibi bir anlama gelir. Benim kullanmamın tek sebebi ise fanatiği olduğum Dream Theater grubunun 23 dakikalık 7 bölümden oluşan dev şaheseri A Change of Seasons adlı şarkısının 3. bölümüdür. Bu bölümün adı Carpe Diem'dir. Şarkı, grubun davulcusu olan Mike Portnoy'un bir uçak kazasında annesini kaybetmesini anlatır.
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=a+change+of+seasons adresinden şarkının sözlerini ve bölümlerini bulabilirsiniz. Oldu olacak bir de youtube videosunu ekleyeyim.
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=a+change+of+seasons adresinden şarkının sözlerini ve bölümlerini bulabilirsiniz. Oldu olacak bir de youtube videosunu ekleyeyim.
13 Nisan 2008 Pazar
Günlükte küçük bir değişiklik daha
Bazı günlük okurları e-posta göndermek istediklerini ancak e-posta adresimi zor bulabildiklerini ilettiler. Index bölümünde de görebileceğiniz gibi bir e-posta formu yaptım. Bu bölümü kullanarak bana e-posta gönderebilirsiniz. Gelen postaları özenle yanıtlamaya devam ediyorum.
İlginize tekrar tekrar teşekkür ederim.
Sevgiyle kalın..
İlginize tekrar tekrar teşekkür ederim.
Sevgiyle kalın..
2 Nisan 2008 Çarşamba
Kara Kapılar hazır
Merhaba,
Aslında satışı başlayana kadar günlüğümde duyurusunu yapmayacaktım ama ilk Kara Kapılar yazımı gönderdiğimde birkaç günlük okuyucusu (şiirleri de iyi takip ediyorlarmış) durumu farketti. Dolayısı ile gizlemenin pek anlamı kalmadı.
Kara Kapılar ilk şiir kitabım. Şu an matbaa işleri devam ediyor, Nisan sonuna doğru çeşitli kitapçılarda ve online alışveriş sitelerinde satışı başlayacak. Yine buradan satış noktaları konusunda sizi bilgilendireceğim. Umarım okuma fırsatınız olur ve beğenirsiniz.
Sevgilerimle..
26 Mart 2008 Çarşamba
20 Mart 2008 Perşembe
Otuz yılın günlüğünde bazı değişiklikler
Merhaba,
Sitede bazı düzenlemeler yaptım farketmiştir takip edenler. Birçok bağlantıyı kaldırdım hem kafa karıştırıyordu hem de çirkin görünüyordu.
Ayrıca siteyi daha etkileşimli bir hale getirmek için yorum sisteminde değişiklikler yaptım. Google account sahibi olmayanlar veya ismi görünsün istemeyenler de yorum yazabilecek artık. Elimden geldiğince tüm yorumları cevaplamaya devam edeceğim.
Birçok posta alıyorum site üzerinden. Büyük çoğunun kaynağı şiirler. Doğrusu şiirlerimin bu kadar sevileceğini düşünmemiştim. Her postayı özenle tek tek cevaplamaya devam edeceğim.
Herkese ilgileri için teşekkür ederim.
Sevgiler..
Sitede bazı düzenlemeler yaptım farketmiştir takip edenler. Birçok bağlantıyı kaldırdım hem kafa karıştırıyordu hem de çirkin görünüyordu.
Ayrıca siteyi daha etkileşimli bir hale getirmek için yorum sisteminde değişiklikler yaptım. Google account sahibi olmayanlar veya ismi görünsün istemeyenler de yorum yazabilecek artık. Elimden geldiğince tüm yorumları cevaplamaya devam edeceğim.
Birçok posta alıyorum site üzerinden. Büyük çoğunun kaynağı şiirler. Doğrusu şiirlerimin bu kadar sevileceğini düşünmemiştim. Her postayı özenle tek tek cevaplamaya devam edeceğim.
Herkese ilgileri için teşekkür ederim.
Sevgiler..
6 Mart 2008 Perşembe
Kara Kapılar
Size küçük bir sürprizin tüyosunu vermek istiyorum. Nisan ayında "Kara Kapılar" ile tanışacaksınız. Şimdilik daha fazla bilgi veremiyorum malesef, sürprizin tadı kaçmasın değil mi? :)
Sevgiler..
Sevgiler..
5 Mart 2008 Çarşamba
3 Mart 2008 Pazartesi
Otuzikinci Merdiven
Başlıkta "Otuz yılın günlüğü" yazdığına bakmayın, 25 Şubat'ta otuziki olduk. Kulağa hoş gelmediği için başlığı değiştirmedim. Yoksa "yaşlanıyorum" psikolojisinden değil yani bilesiniz :)
Doğum günümü hatırlayan ve kutlayan herkese teşekkür ederim. Doğrusu pek önemsediğim bir gün de değildir, en azından kutlama yapacak kadar önemsemiyorum. En büyük kutlama her akşam ki gibi Profilo Starbucks'a gidip Americano içmek ve yanında çikolata kaplı kahveli lokum yemektir :) Yine de hatırlanmak insanın hoşuna gitmiyor değil.
Umarım yaşlanıp saçlar iyice beyazlaşınca ve tepeden iyice kelleşince yine bu sayfalarda tüm dostlarla buluşuruz.
Sevgilerimle,
Doğum günümü hatırlayan ve kutlayan herkese teşekkür ederim. Doğrusu pek önemsediğim bir gün de değildir, en azından kutlama yapacak kadar önemsemiyorum. En büyük kutlama her akşam ki gibi Profilo Starbucks'a gidip Americano içmek ve yanında çikolata kaplı kahveli lokum yemektir :) Yine de hatırlanmak insanın hoşuna gitmiyor değil.
Umarım yaşlanıp saçlar iyice beyazlaşınca ve tepeden iyice kelleşince yine bu sayfalarda tüm dostlarla buluşuruz.
Sevgilerimle,
2 Şubat 2008 Cumartesi
31 Ocak 2008 Perşembe
IDC Security Roadshow 2008'e sponsoruz
Bizim sektörde çalışanlar IDC Security Roadshow'u iyi bilir. Türkiye'de yapılan en önemli etkinliklerden biridir. Bu yılki Security Roadshow serisinin 19 Şubat'taki ilk ayağı IT Security, Storage & Business Continuity Roadshow 2008'e şirketim Nebula Bilişim sponsor oldu. Beyaz Şapka ekibiyle birlikte orda olup sektördeki dostlarımızla standımızda buluşmaktan ve sorularını yanıtlamaktan mutluluk duyacağız. Bundan sonra yapılacak her IDC etkinliğinde de sponsorluğumuzu devam ettirmek düşüncesindeyiz.
Etkinliğe katılmak isteyenlerin kayıt bırakması gerekiyor. Linkini de vereyim:
http://www.idc-cema.com/?showproduct=31094&action=Agenda&content_lang=ENG
Sevgilerimle..
28 Ocak 2008 Pazartesi
317. Kısa Dönem Yemin Töreni
Web'de gezerken tesadüfen 317. Kısa Dönem Havacı Erbaşların yemin törenini gördüm. Videonun bir bölümünde ben de görünüyorum ama nerde olduğumu bilmesem kendimi tanıma imkanım yok :) Elinde başka video olan devrem varsa haber versin bana lütfen.
Selamlar..
Selamlar..
27 Ocak 2008 Pazar
MFÖ Konserindeydik
Ben, ortagim Sinan, Caner ve Suat dörtlüsü daltonlar misali Studio Live mekanında MFÖ konserinde kurtlarımızı döktük. Sanıyorum bu gece tamamen askerlik psikolojisinden kurtuldum ve yaşadığımı farkettim :) 1 Şubat gecesi aynı mekanda Emre Aydın konserinde birayı kanımıza karıştırmaya devam edeceğiz, tüm dostları bekleriz. Herkese selemlar...
23 Ocak 2008 Çarşamba
Askerlik Hayatı
Askerlik fotoğraflarımı web albümüme yüklediğimi söyleyerek konuya gireyim. http://picasaweb.google.com/akcan.serkan
Askerlik hayatını çok kısaca özetlemeye çalışacağım. Takdir edersiniz ki halkı askerlikten soğutmak suçu işlememek için sansür kullanmak zorundayım :)
Askerlik hayatımdaki en güzel şey havacı mavi kamuflajdı. Askerliğin ne kadar güzel olduğunu anlayın işte :) Bilgisayarla ilgili bir görev beklerken koğuş çavuşu oldum ve mantık aramamam gerektiğini yaşayarak öğrendim :) Kısa dönemler için askerlik çok aşırı zor değil. Uzun dönem askerin yasak olmasına rağmen gördüğü kötü muamele kısa dönemlere yapılmıyor. Mesleği askerlik olan birçok kişinin söylediği gibi nerde ve hangi sınıfta görev yaptığınız önemli değil, hangi komutanın emrinde olduğunuz önemli.
Kütahya Hava Er Eğitim birliğinde gayet rahat bir askerlik dönemi geçirdik. Diyarbakır 8.Ana Jet Üssünde ise sıcak su, duş, kafeterya gibi imkanlarımız güzeldi. Ancak bölük komutanı biraz (bayağı) tuhaf bir adamdı. Uzun dönem askeleri beyzbol sopası ile dövecek kadar psikopat biri. Allah kendisine akıl fikir ihsan eylesin (biraz geç ama olsun), askere gidecek arkadaşları da böyle tiplerden korusun demekten başka çare yok. Daha fazlasını burada anlatmam mümkün değil, içimden saydırmaya devam ediyorum :)
Askere gideceklere tavsiye edebileceğim birkaç şey var. Öncelikle askere gittiğinizi unutmayın. Orada kendi nizamınızı kurma imkanınız yok, belirlenmiş kurallara uymayı içinize sindirdiğinizde daha rahat edersiniz. Komutanlarla polemiğe girmek son derece gereksiz çünkü galip çıkma şansınız yok. Her söze "emredersiniz" deyip geçmek en güzel yöntem. Astek'lerin olduğu birliklerde rahat etme şansınız çok daha yüksek, zira orda olma amacınız aynı. Bilmediğiniz işe karışmayın, yorum ve fikir üretmeyin. Bunların hepsi size vukuat olarak geri dönecektir. Sadece size verilen işi yapın, geri kalan zamanda sessiz ve kuytu bir köşede oturun :)
Diğer yandan askerde çok baba komutanlar da var elbette. Onlar kendilerini biliyorlar ve burayı okuyorlar, hepsine selam olsun. Ayrıca çok iyi arkadaşlar da edinebiliyorsunuz. Bence en önemlisi ise, özgürlüğün hayattaki en büyük nimet olduğunu gayet net biçimde yaşayarak anlıyorsunuz.
Askerlik hayatı geride kaldı artık, bitirdik kurtulduk. Askerde olanlara veya gidecek olanlara hayırlı teskereler dilerim. 317. Kısa Dönem arkadaşlara ve Diyarbakır'da birlikte görev yaptığımız tüm astek ve er arkadaşlara selamlar.
Askerlik hayatını çok kısaca özetlemeye çalışacağım. Takdir edersiniz ki halkı askerlikten soğutmak suçu işlememek için sansür kullanmak zorundayım :)
Askerlik hayatımdaki en güzel şey havacı mavi kamuflajdı. Askerliğin ne kadar güzel olduğunu anlayın işte :) Bilgisayarla ilgili bir görev beklerken koğuş çavuşu oldum ve mantık aramamam gerektiğini yaşayarak öğrendim :) Kısa dönemler için askerlik çok aşırı zor değil. Uzun dönem askerin yasak olmasına rağmen gördüğü kötü muamele kısa dönemlere yapılmıyor. Mesleği askerlik olan birçok kişinin söylediği gibi nerde ve hangi sınıfta görev yaptığınız önemli değil, hangi komutanın emrinde olduğunuz önemli.
Kütahya Hava Er Eğitim birliğinde gayet rahat bir askerlik dönemi geçirdik. Diyarbakır 8.Ana Jet Üssünde ise sıcak su, duş, kafeterya gibi imkanlarımız güzeldi. Ancak bölük komutanı biraz (bayağı) tuhaf bir adamdı. Uzun dönem askeleri beyzbol sopası ile dövecek kadar psikopat biri. Allah kendisine akıl fikir ihsan eylesin (biraz geç ama olsun), askere gidecek arkadaşları da böyle tiplerden korusun demekten başka çare yok. Daha fazlasını burada anlatmam mümkün değil, içimden saydırmaya devam ediyorum :)
Askere gideceklere tavsiye edebileceğim birkaç şey var. Öncelikle askere gittiğinizi unutmayın. Orada kendi nizamınızı kurma imkanınız yok, belirlenmiş kurallara uymayı içinize sindirdiğinizde daha rahat edersiniz. Komutanlarla polemiğe girmek son derece gereksiz çünkü galip çıkma şansınız yok. Her söze "emredersiniz" deyip geçmek en güzel yöntem. Astek'lerin olduğu birliklerde rahat etme şansınız çok daha yüksek, zira orda olma amacınız aynı. Bilmediğiniz işe karışmayın, yorum ve fikir üretmeyin. Bunların hepsi size vukuat olarak geri dönecektir. Sadece size verilen işi yapın, geri kalan zamanda sessiz ve kuytu bir köşede oturun :)
Diğer yandan askerde çok baba komutanlar da var elbette. Onlar kendilerini biliyorlar ve burayı okuyorlar, hepsine selam olsun. Ayrıca çok iyi arkadaşlar da edinebiliyorsunuz. Bence en önemlisi ise, özgürlüğün hayattaki en büyük nimet olduğunu gayet net biçimde yaşayarak anlıyorsunuz.
Askerlik hayatı geride kaldı artık, bitirdik kurtulduk. Askerde olanlara veya gidecek olanlara hayırlı teskereler dilerim. 317. Kısa Dönem arkadaşlara ve Diyarbakır'da birlikte görev yaptığımız tüm astek ve er arkadaşlara selamlar.
17 Ocak 2008 Perşembe
Eve döndüm...
12 Agustos 2007 günü baslayan askerlik maceram bugün sona erdi. Geride
biraktigim 5 ay icerisinde çok güldügüm anlar oldugu gibi sinirden
küplere bindigim zamanlar da oldu.
biraktigim 5 ay icerisinde çok güldügüm anlar oldugu gibi sinirden
küplere bindigim zamanlar da oldu.
Sonuçta özgür olmak gerçekten e$siz bir duygu. Özgürlügümün bu ilk
saatlerinde daha uzun yazamayacagim. Ilerleyen günlerde askerlige dair
birseyler karalarim.
Herkese selamlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)