3 Temmuz 2008 Perşembe

Blog karmaşasına son

Selamlar,

Benim blog biraz karman çorman oldu, ne ararsan var. Şiir, müzik, fotoğraf, iş, seminer vesaire.. Bir kişisel blog mu iş blogu mu belli değil. Tabiki özel hayatı ve iş hayatımı birbirinden pek ayıramadığım için böyle oldu. Bu karmaşadan sizi kurtarıyorum :)

Burası benim kişisel günlüğüm olarak devam edecek. İş tarafını ise Nebula için oluşturduğumuz blog'a yazacağım artık.

http://blog.nebulabilisim.com.tr

Henüz Nebula'nın ana sayfasından linklemedik. İlk gören siz oluyorsunuz. Nebula blogunda Nebula haberlerinin yanı sıra ürün ve teknoloji bilgileri de vereceğiz.

Çalışmaya devam :)

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Eylül Büyüsü

Notalarla barıştırdı bizi suskunluğun
Pes etmeye karar vermeden az önce
Madem gizlilerin gizlediği
Ve aşikâr olanların açıkladığısın
Nedir öyleyse gözlerinin
Bakışlarımdan sakladığı
Nedir kızıl saçlarının
Avuçlarıma meydan okuyuşu…

Bırak kilitlemeyi nerde kapı varsa
Nerde yol varsa kapamayı bırak
Kör tıpalar üretme musluklara
Nehirlere bent vurmayı bırak
Yol ver gitsin şu gamlı eylülde
Yol ver sararmış kuşkulara
Bak biz “taşa çaldık arı namusu”
Bırak utanmayı, sıkılmayı bırak

Saçları kızıla boyalı kadın
Perdenin tam arkasında
Belki de her solukta bin kapı açtığımız
Şu pembe duvarın öte yanında
Kurmamış olsaydı dergâhını
Cömert nefesiyle ısıtmasaydı bizi
Canansız kalacaktık ikimiz:
Ben ve can yoldaşımız Eylül...

Gözlerine ferler yükle diyor göçmen kuşlar
Bakışlarında uçuş hevesleri gizli çünkü
Tak kanatlarımıza bir sevdalı yürek
Boynumuza narin bir mektup bağlar gibi…


(Eylül Şiirleri)

Serkan AKCAN dedi ki...

Gerçekten güzel şiirmiş. Daha önce hiç görmemiştim bunu. Yazarı kimdir acaba?

Adsız dedi ki...

Bir blog da okumuştum ve ilgimi çekmişti.. Sonrada n yazarını araştırdığım da; Vahdet Nafiz Aksu.
Sizin yazdıklarınız da fazla başarılı...
Umarım devamını okuyabiliriz..

Yüreğinizin sesi süper